"Değirmenin taşının dönüşünü görünce,gel de onu dödüren derenin suyunu seyret!Havaya yükselen tozu topragı görüyorsun; tozu toprağı havalandıran , estiren rüzgarı da gör! Ne zamana kadar dolabın dönüşünü seyredeceksin ?Başını çevir de şu hızla akıp giden suyu da gör! "
"Ben yaşadıkça Kur'an'ın kulu,kölesiyim
Ben o temiz ,pâk Muhammedin yolunun toprağıyım
Bir kimse ,benim bu sözümden başka bir şey naklederse
Onu söyleyenden de, o sözden de bîzârım..."
Mevlânâ Celâleddin-i Rûmî
Bu fakir kullar günah işler ,işledikçe daha derin kuyulara saklanır daha umutsuzlaşır sadece nefs ile yaşar ruhu elden çıkarır....Ve işte bu yüzden dengesini kaybeder...Öyle midir ya Mevlânâya göre, sadece biraz gayret ve iyi niyet yeterlidir o kör kuyulardan cıkmaya,en kirli halinle bile olsa yeterlidir biraz "sen" olsan temizlenmeye ...İşte bu yüzden hoşgörüdür Mevlânânın adı, bu yüzden saygıdır ,insan olmakatır butun et ve kemiklerinden uzaklaşıp,buradaki acizliğini hissedip ona göre yaşamaktır en basitiyle.Bu yüzden pamuktur,buluttur mesnevilik bu yüzden çok basit ve yalın ve aslında bu yüzden zordur...
Bakıp da görmek, duyup da dinlemktir ki zaten mesnevinin ilk sözüdür "dinle"...
Ve sema ederiz bu alemde kendimizce Hakk'a ulaşmak isteyen ruhumuzla ve toprağa karışmak isteyen nefsimizle....Ve semazenler de ellerini iki yana açarak sağdan sola dönerken evreni kucaklamak ve gökyüzüne dönük olan sağ eliyle Allah ' tan alıdığını sol eli ile halka dağıttığını sembolize ederken aslında biraz da ruhla hefsimizin dengesini gösterirler ...
Ve son olarak nacizane bişeyler anlatmaya çalıştm bu onuda bilenlerden özür diliyorum ve işte en begendıgım Mevlana sozuyle bıtırıyorum...
" Benim gül bahçesine benzeyen gölüm, diken gibi düşüncelerimden utanmaktadır..."